HABER DETAYI

4 Mart 2024 08:43

TOPÇUZÂDE MEHMED EFENDİ KÜTÜPHANESİ

TOPÇUZÂDE MEHMED EFENDİ KÜTÜPHANESİ

Kütüphane; kitaplık, kitapsaray,[1] kitap konulan oda, kitap dolabı, basma veya yazma kitap, süreli yayın, harita ve benzeri eserlerin korunduğu, tasnif edilip okuyucuların hizmetine sunulduğu binaya verilen isimdir.[2]

Tarihte bilinen en eski kütüphaneler kil tabletlerden meydana gelen Asur-Babil kültür çevresine ait olup en tanınmışı da M.Ö. 626’dan kalma Ninova Asurbanipal Kütüphanesi’dir.  İslâm ülkelerinin kütüphaneleri başlangıçta hükümdarlar veya özel kişiler tarafından kuruldu, sonradan vakıf durumuna sokularak genel kütüphaneler durumuna getirildi. Başlı başına bir eğitim merkezi olan ilk kütüphaneler ise cami ve medreselerde kurulmuş, genel kütüphaneler ise ilk defa Emeviler döneminde Halid bin Yezid bin Muaviye tarafından Şam’da kurulmuş, daha sonra Abbasi halifesi el-Me’mûn Bağdat’ta “Dârü’l-hikme” adıyla büyük bir kütüphane açtırmıştır.[3]

Osmanlı döneminde İslâm kültür çevresinin kütüphaneleri çok gelişti. İstanbul’un fethinden sonra önce cami, medrese ve tekkelerde kitap dolapları, daha sonra da başlı başına kütüphaneler meydana getirilmiştir.[4]

Osmanlı döneminde Afyonkarahisar’da cami ve medrese kitaplıklarının dışında dört tane kütüphane vardır. Bunlar: Gedik Ahmet Paşa ( Hersekzâde Ahmet Paşa) Kütüphanesi, Recep Efendizâde Mehmet Efendi Kütüphanesi, Saçaklızâde Abdullah Efendi Kütüphanesi ve Topçuzâde Mehmet Efendi Kütüphanesi’dir.[5] Bizim makalemizin konusunu da Topçuzâde Mehmet Efendi Kütüphanesi oluşturmaktadır.

Topçuzâde Mehmet Efendi Kütüphanesi’ne geçmeden önce Mehmet Efendi hakkında kısaca bilgi vermek yerinde olacaktır.

Topçuzâde Mehmet Efendi, H. 1270/ M. 1825 yılında Afyonkarahisar’da doğmuştur.[6] Babası Ahmet Efendi, dedesi ise Topçu Ali’dir.[7]

Mehmet Efendi, Afyonkarahisar’daki tahsilini yaptıktan sonra İstanbul’a gitmiş, orada Gümüşhaneli Ahmed Ziya Gümüşhânevî Efendi’den hem medrese hem de tarikat eğitimi almış akabinde Afyonkarahisar’a dönmüştür. Dönüşünden bir müddet sonra Helvacıoğlu ailesinden Nimet Hanım ile evlenen Mehmet Efendi’nin bu evliliğinden bir oğlu (Ahmet Ziya) ve üç kızı (Zehra, Naciye, Nadide) dünyaya gelmiştir.[8]

Topçuzâde Mehmet Efendi, Afyonkarahisar’a geldikten sonra Yeni Camii bahçesinde bir medrese ve kütüphane yaptırarak pek çok talebe yetiştirmiş, sabah namazlarında Aksaraylı Camii’nde, yatsı namazından sonra da Yeni Cami’de vaaz ve nasihat ederek zikir meclisleri düzenlemiş, 40 yıl Allah aşkını anlatmıştır.[9]

Keramet sahibi bir mutasavvıf olduğu anlatılan Topçuzâde Hacı Mehmet Efendi’nin [10] ölümü ile ilgili olarak Fikri Yazıcıoğlu, 1910 yılında vefat ettiğini söylerken[11] Yusuf İlgar da, R. 1325/ M. 1907 yılında vefat ettiğini ve Cenkçi Mezarlığı’na defnedildiğini ifade eder.[12]

Kütüphane binası, 1904-1905 yılında Topçuzâde Mehmet Efendi tarafından Yeni Camii bahçesine, caminin güneybatı köşesine bitişik, kareye yakın dikdörtgen planda ve tek odalı olarak yaptırılmıştır.[13]

Medresenin ilkokul olarak kullanıldığı yıllarda okul müzesi ve daha sonraki yıllarda ise cami dernek odası olarak kullanılan kütüphanenin girişi batı yönündedir. Demir kanatlı kapı girişine kuzey ve güney yönden dörder basamaklı taş merdivenle çıkılır. Doğu, batı ve kuzey cephede birer penceresi bulunan kütüphanenin kapı ve pencereleri basık kemerlidir. Yine kesme taştan yapılan binanın köşeleri, pencereleri ve çatı kenarları kabartmalı olarak yapılmış olup beden duvarlarını profilli bir sıra saçak dolanır. Düz çatı içte birbirini dik kesen iki gergi demiri ile sağlamlaştırılmış ayna tonozludur.[14] Binanın tabanı ahşap olup yaklaşık 1 m. derinliğinde bodrumu ve çevresinde kanal biçimli açık drenajı vardır.

Kütüphanenin duvarları içten sıvalı ve üzeri boyalıdır. Güney dış duvarı önceden betonla sıvalı iken 2007-2008 yıllarında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yaptırılan restorasyonda bu sıvalar alınmıştır.[15]

Mimarı bilinmeyen kütüphanenin kuzey duvarında pencere kemerinin üzerinde yer alan mermer niş içinde kitabe yer alır. Kur’an-ı Kerim’in Maide Suresi 118. ayetinden esinlendiği belirtilen[16] 12 satırlık kitabede:

Topçuzâde Şyh Muhammed Nakşibendî Hâlidî

Hazreti Muhammed ziyâdır itdi eşk-nâb-ı nûr

Bu havâlîde iderken neşr-i envâr-ı tarîk

Şer’i pâk-ı Mustafây hidmet itdi bî-kusûr

Sa’y-i bî-hemtâ bu sene medrese oldı delîl

Himmet-i kudsiyyesiyle bu binâ itdi zuhûr

Bir kitabhâne dahi yabdı bu yerde ol kerîm

Mazhâr-ı sırr-ı hadîs-i min Nebî li’llâh olur

Söyledi târih-i cevher Mustafa Fevzi ana

Eyle istimdâd-ı ervâh-ı meşâyîh bâ-huzûr

Böyle hizmet nezd-i Mevlâ’da kabûl olmaz mı hiç

Ehl-i dil var bu suâli ‘Adn’a git Rıdvân’a sor

1322/ M. 1904-1905[17]  yazılıdır.

Topçuzâde Mehmet Efendi tarafından yaptırılan kütüphanede kitap mevcudunun ne kadar olduğunu bilemiyoruz. Dördüncü kuşaktan torunu Ziya Levent Topçuoğlu, bazı kitaplarının kendisinde bulunduğunu, diğer bazı kitaplarının ise başka mirasçıları tarafından alındığını, onların da halen Amerika ve Avustralya’da yaşadıklarını ifade etmiştir.[18]

Ziya Levent Topçuoğlu, elinde bulunan Arapça ve Osmanlıca taş baskı eserleri Afyon Kocatepe Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’ne bağışlamış olup eserlerin künyeleri şu şekildedir:

1-Kadı Serâceddin Mahmut bin Ebi Bekrü’l-Urûmî, Levâimü’l-esrâr min Keşfü’Zunûn fî şerh-i Metâliu’l-envâr (Şerh-i Kutbiddin bin Muhammed er-Râzi’t-Tahtânî Li-Gıyaseddîn Sene 766) . Eser 1303 yılında Bosnavî Hacı Muharrem Efendi’nin dükkânında fürûht olunur. 204 s.

2- İbn-i Âbidîn, ‘alâ’d-dürrü’l-Muhtar, Kitâbü’l-İcâre, beşinci cüz, (Reddü’l-muhtar ‘ala’d-dürrü’l-Muhtar şerh-i fî İmam-ı ‘Azam Ebu Hanîfe), Dârü’t-Tab’atü’l-âmire 1257, 715 s. Cilt iç kapağında el yazısıyla “Topçuzâde Mehmet Efendinindir” notu yazılıdır.

3-  İbn-i Âbidîn, Reddü’l-muhtar ‘alâ’d-dürrü’l-Muhtar, ‘ala- metn-i Tenvîrü’l-ebsâr, Kitâbü’l-Atik, Tab’atü’l-âmire 1257, 630 s.

4- Râmüzü’l-Ehâdis ‘alâ Tertîb-i Hurûfi’l Hicâye seb’âtü’l-aksâm. Taş baskı, yer yok, tarihsiz, 568 s. İç kapakta vakıf mührü vardır.

5- Bedreddin Ebu Muhammed Mahmut bin Ahmedi’l-‘ayni’l-Hanefî, Umdetü’l-Kârî fî Şerh-i Sahîh-i Buhârî, ikinci cüz, Tab’atü’l-âmire 1257, 804 s.

6- Bedreddin Ebu Muhammed Mahmut bin Ahmedi’l-‘ayni’l-Hanefî, Umdetü’l-Kârî fî Şerh-i Sahîh-i Buhârî, beşinci cüz, Tab’atü’l-âmire 1257, 745 s.

7- Bedreddin Ebu Muhammed Mahmut bin Ahmedi’l-‘ayni’l-Hanefî, Umdetü’l-Kârî fî Şerh-i Buhârî, altıncı cüz, Tab’atü’l-âmire 1257, 661 s.

8- Bedreddin Ebu Muhammed Mahmut bin Ahmedi’l-‘ayni’l-Hanefî, Umdetü’l-Kârî fî Şerh-i Buhârî, ikinci cüz, Tab’atü’l-âmire 1257, 636 s.

9- Ali bin Mahmut el-Pezdevî (Pezdî), Min Keşfi’l-Esrâr ‘alâ Usûli’l-İmâm-ı Fahrü’l-İslâm, üçüncü ve dördüncü cilt, yer yok, tarihsiz, 402 s.

10- Ali bin Sultan Muhammed el-Kârî, Min Mirkâti’l-Mefâtih, Şerh-i Meşakkati’l-Mesâbih li’l-!amâmet-il-Fâzıl ve’l-Fehâmmei’l-Kâmil, beşinci cüz, Matbaati’l-Meymeniyye …., 1306, 552 s.

11- Min İrşâdi’s-Sârî li-Şerh-i Alâmeti’l Kastalânî, ikinci cüz, yer yok, tarih yok, 474 s.

12- Reşâhâtü !Aynü’l-Hayât (Bu kitabın haşiyesinde Şeyh İsmail Hakkı Hazretlerinin Hücetü’l-Bâliğa ile Mevlânâ Halidî’nin rabıta hakkındaki Risâlesi’yle Tarîk-ı ‘Aliyye’yle ilgili bilgiler vardır). Yer yok, 1291, 540 s.

Bu kitabın iç kapağında (s. 1) sonradan el yazısıyla yazılmış, yine iç kapak (s. 2)’de “Topçuzâde Hacı Mehmet Efendinindir 1332” notu vardır.[19]

 

DEĞERLENDİRME    

 1. yüzyılın başlarında Topçuzâde Mehmet Efendi tarafından Yeni Camii’nin duvarına bitişik olarak yaptırılan kütüphane binası zaman içinde okul müzesi ve dernek odası olarak da kullanılmıştır.

Yeni Cami ve Sağ Köşede Kütüphane Binası

Kütüphane Kitabesi

Kütüphane Binası’nın Eski Bir Fotoğrafı

Topçuzâde Mehmet Efendi’nin yaptırdığı kütüphaneye kaç tane kitap bağışladığını, kütüphaneye bağış harici kaç kitap alındığını ve toplam kitap mevcudunun ne kadar olduğunu –maalesef- bilmiyoruz. 4. kuşak torunu Ziya Levent Topçuoğlu’na intikal eden 12 tane kitap yakın bir zamanda Afyon Kocatepe Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’ne kendisi tarafından bağışlanmıştır.

Kanaatimizce diğer mirasçılarına geçen kitaplar da sahipleriyle görüşülerek üniversite Merkez Kütüphanesi’ne kazandırılarak “Topçuzâde Mehmet Efendi Kitaplığı” adı altında İslâmi İlimler sahasında bir ihtisas kitaplığı oluşturulmalıdır.

Bugün mevcut kütüphane binasında cami cemaatinden bir grup ikindi namazından sonra Kur’an-ı Kerim ve Buhari-i Şerif okumaları yapmaktadır. Bu okumalar daha bilimsel, ama sürekli ve daha çok insana hitap edecek hale getirilebilir.

Fevzi KAYA* * Uzm. Öğrt. Araştırmacı-Yazar.

Mehmet KAHRAMAN**   * * Afyon Kocatepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi.

[1] Ferit Devellioğlu, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat, Aydın Kitabevi Yayınları, 21. Baskı, Ankara 2004, s. 538.

[2] D. Mehmet Doğan, Büyük Türkçe Sözlük, İz Yayıncılık, İstanbul 1996, s. 706; Mehmet Zeki Pakalın, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, C. II, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları,  İstanbul 1993, s. 346.

[3] Türk Ansiklopedisi, C. XXII, Milli Eğitim Basımevi, Ankara 1975, s. 435; İsmail E. Erünsal, “Kütüphane”, TDV İslâm Ansiklopedisi, C. 27, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara 2003, s. 11.

[4] Türk Ansiklopedisi, C. XXII,  s. 436.

[5] Mustafa Karazeybek, Zelkif Polat, Yusuf İlgar, Afyonkarahisar Vakıf Eserleri, C.I, Afyon Kocatepe Üniversitesi Yayınları, Afyonkarahisar 2005, s. 327.

[6] Fikri Yazıcıoğlu, Afyonkarahisar Evliyaları ve İlim Adamları, Yıldız Matbaası, Afyon 1969 s. 264.

[7] Yusuf İlgar, “Topçuzâde Hacı Mehmet Efendi ve Hayrâtı”, Afyonkarahisarlı Mutasavvıf Topçuzâde Mehmet Efendi ve Yeni Cami Külliyesi, Afyonkarahisar Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayınları, s: 17.

[8] İlgar, Topçuzâde Hacı Mehmet Efendi …., s. 17, 31.

[9] Nazım Bursalıoğlu; “Yöremiz Din Bilginlerinden Topcu Zade Şeyh Hacı Mehmet Efendi”, Beldemiz, Yıl: 7, S. 38, Afyon 1995, s. 25; Nazım Bursalıoğlu, Afyonkarahisar Mutasavvıfları ve Din Bilginleri, Taraşlı Ofset Matbaası, Denizli 2000, s. 25.

[10] Bursalıoğlu; a.g.m. aynı yer.

[11] Yazıcıoğlu; Afyonkarahisar Evliyaları, …., s. 264.

[12]İlgar, Topçuzâde Hacı Mehmet Efendi …., s. 28-29.

[13] Özer Soysal, Türk Kütüphaneciliği VI, Kültür Bakanlığı Yayını, Ankara 1999, s. 25; Karazeybek, Polat, İlgar, a.g.e, C.I,, s. 73; Bahtiyar Eroğlu, kütüphanenin H 1313/ M. 1897 yılında camiyi yaptıran Apti Çavuş tarafından yaptırıldığını söyler. Bkz: Bahtiyar Eroğlu, XVII-XIX. Yüzyıllarda İç, Batı ve Güneybatı Anadolu’da Kütüphane Mimarisi, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Konya 1998, s. 87.

[14] Hacer Sibel Ünalan, Anadolu’daki Türk Kütüphaneleri, İslâm Araştırmaları Merkezi (İsam) Yayınları, İstanbul 2012, s. ; Ahmet Topbaş, Mevlüt Üyümez, Fevzi Kaya, Tarihi ve Günümüz Afyonkarahisar Camileri, Lider Ajans Matbaası, İstanbul 2007, s. 209.

[15] Fevzi Kaya, “Afyonkarahisar Minareleri”, Taşpınar, nr. 6, Ağustos 2011, Afyonkarahisar Belediyesi Kültür Yayınları, s. 56.

[16] Bursalıoğlu, a.g.e, s. 25.

[17] Karazeybek, Polat, İlgar, a.g.e, C.I, s. 73-74.

[18] İlgar, a.g.m., s. 26.

[19] İlgar, a.g.m, s. 26-27.

 

Kaynak: Taşpınar Dergisi

HABERE YORUM YAP

HABERE YAPILAN YORUMLAR

Hiç yorum yapılmamış.